İncir, Bal, Zeytin… Ülkemizin Organik Zenginlikleri

Bildiğiniz gibi organik ürün günümüz kimyasal ve biyolojik dünyasında oldukça değer kazanmaya başladı. Aslında normal olması gereken gıda ürünlerini özellikle aramak zorunda kalır olduk. Ülkemiz gdo ve tarım ilacı konusunda bazen yeterli denetimleri sağlayamamakla birlikte, ülkemizin bir artısı da var: o da aslında bu ürünlerin doğal ortamında da yetişebilir olması. Hem iç tüketimin çok olduğu, en az o kadar da ihracatımızın da olduğu bu ürünlerin başını incir, bal, zeytin çekmektedir. Bunları biraz tanıtmak istedik.

Öncelikle Aydın ve çevresinde yetişen incirden başlamak lazım.

İncir, Kuru İncir

%90 oranında doğal ortamında yetişen incir daha çok kuru incir olarak satılmakta ve tüketilmektedir. Burada incirin doğal olması gerektiği kadar, kurutulma işleminin de doğallığı önemlidir. Dağ inciri daha küçük olan ova incirine göre daha lezzetlidir. Dağ inciri üretilirken çiftçilerimizin ekstra emekleri olmaktadır, örneğin sineklendirme, doğal yöntemlerle korumaya çalışma gibi belirli dönemlerde ağaçlarda işlemler sağlanmaktadır. İncir bilinçsiz tüketildiğinde ne yazıkki belirli sorunları da ortaya çıkması muhtemeldir: “çürük müdür?”, “aflatoksin maddesi var mıdır?”, “ekşi midir?” gibi birçok soruyu satın aldığınız yere sormalısınız.

Aydın İnciri, kendi alanında Dünya’nın hem en fazla , hem de en kalitelilerinin üretildiği gıdamızdır. Öncelikle doğal kuru incir elde edebilmek için Ağustos ayına kadar organik tarım bakımlarımız yapılır. Kuru incir hassas bir meyve olduğu için bilinçli üretici tarafından ağaçlarından kendiliğinden düşerek ya da hafif (ağaçları zedelemeden) sallayarak toplama işlemi yapılır.

Bal, Çiçek Balı, Karakovan Balı

Bal arıların çiçeklere uğrayarak oluşturduğu bir özüttür. Arıların bulunduğu yöreye göre ve mevsim şartlarına göre çiçekler de değiştiği için bu arıların ürettiği balın tadında da farklılıklar olabilmektedir.

Çiçek balı, sayısız çiçeğin özünü içinde barındıran bin bir şifayı içeren bir bal türüdür çünkü çam balı, kestane balı gibi bal türlerinden ayrışarak, sayısız çiçeğin özünü bünyesinde barındırır. Hazır petek üzerine bal dolmakta ve arılar daha verimli bir şekilde polen toplayabilmektedir, bu üretim yöntemiyle kara kovan balından ayrışır. Çiçek balı için arı kovanlarının hiçbir tarım ilacına maruz kalmaması çok önemlidir. Bu sayede organik bal elde edilebilir.

Arıların doğal üretimlerini simüle eden üretim şekliyle ise karakovan balı oluşur. Hiçbir şekilde hazır petek yerleştirilmez, arıların oluşturması beklenir. Yol kenarındaki kirli havaya ya da zirai ilaçlara maruz kalmamış bitkilerin özleri taşıyıcı arılar tarafından yoğun bir çalışma ile toplanarak kovana taşınır, kovanda ise görevi işçi arılar devralır. Bu bitki özleriyle öncelikle bal peteğini yaparlar. Sonrasında ise peteği bal ile doldurmaya başlarlar. Lezzeti ve şifasını bu yöntemden alan Karakovan balı üretilebilecek en organik bal türüdür.

Zeytin, Zeytinyağı, Taş Baskı Zeytinyağı…

Ülkemizde incirden farklı olarak zeytin, birkaç bölgemizde yetiştirilir. Zeytinin çeşidine göre kahvaltı sofralarında yer almakta, salataları süslemektedir, üstelik kurutulmuşu ya da ezmesi ile pizza gibi farklı tatlar içerisinde de yer bulmaktadır.

Zeytinyağı günümüzde çoğunlukla fabrikasyon olarak üretilmektedir. Zeytin mevsimi geldiğinde toplanır, profesyonel üreticiler ya da çiftçilerin elinde fabrikalara ulaştırılarak sıkma işlemleriyle yağı çıkarılır. Zeytin yağı kalitesi de bu işlem sırasında ne kadar az ısıtıldığına bağlı olarak değişir.

Geleneksel yöntemlerle yavaş yavaş sıkılarak üretilen taş baskı zeytinyağı, mineral değerlerini mümkün olduğunca korumayla ön plana çıkmaktadır. Taş baskı zeytinyağları fabrika üretimine göre uzun ve zahmetli bir sürecin sonucunda elde edilmektedir.

Bu makaledeki bazı bilgiler kuru incir, bal ve zeytinyağı satışı da gerçekleştiren atayaylasi.com sitesinden alıntılandırılmıştır.